Persepolis, İranlı Marjane Satrapi�nin Fransızca yayımlanmış otobiyografik �izgi romanı. Yakın zamanda �izgi film uyarlaması �lkemizde de g�sterime giren Persepolis, yayımlandığı her dilde ilgi g�rm�ş, pek �ok saygın �izgi roman �d�l� kazanmış bir �alışma. Kuşkusuz, alb�m�n başarısı tek bir nedene indirgenemez ama anlatı(cı)nın melezliği kendisini pop�lerleştiren en temel etken. Satrapi, ortalama bir İranlı değil. Batılı-Frankofon bir eğitim alıyor, hen�z 14 yaşında, tek başına Avusturya�ya okumaya gidiyor. Ailesi de benzer deneyimler yaşamış, aristokrat ge�mişleri olan insanlardan oluşuyor. B�y�kanne, baba ve anne, İran�da yaşanan siyasi ve k�lt�rel değişimlerle m�cadele eden rejim muhaliflerinden. Hemen s�yleyelim: Satrapi, Fars�a d�ş�nm�yor, hikayesini İranlılar i�in hazırlamamış, İran�ı bir Fransızın g�z�yle anlatıyor. Avusturya�dan İran�a d�nmek zorunda kaldığında bireysel ve toplumsal �zg�rl�klerini yitireceğini biliyor �rneğin. �te yandan Persepolis�i �zg�rl�kleri uğruna �len, �ld�r�len ya da �lkelerinden ka�mak zorunda kalan İranlılar unutulmasın diye hazırladığını s�yl�yor. İranla bir aşk nefret ilişkisi olduğu aşikar, okuyana bunu hissettirmek istiyor.
Satrapi�nin kinik bir dili var, kitabı ilgi �ekici kılan �nemli bir diğer �zellik bu . Molla rejiminin gelişiyle birer ikişer kaybedilen �zg�rl�kler ve g�ndelik yaşam alışkanlıklarını k���k bir �ocuğun lafazanlığı, haklı �ıkma iddiacılığıyla anlatırken olduk�a eğlenceli bir �slup kullanıyor. Alb�m�n a�ılış karesinde t�rbanlı Satrapi�yi g�r�yoruz: Ciddi, g�lmeyen, yaşından b�y�k g�z�kmek isteyen bir fotoğraf pozuyla tanıtıyor kendini. Ardından bir sınıf fotoğrafı resmediyor, t�rbanlı k���k kızların hepsi ciddi ve vakurlar, kameradan g�zlerini ka�ırıyorlar; en �nemlisi hepsi birbirine benziyorlar, t�rbanları y�z�nden. Satrapi 10 yaşında t�rban takmak zorunda kalmasını hicvederek nasıl bir hikaye anlatıcısı olduğunu g�steriyor bize. �T�rban takmayı pek sevmiyorduk. �stelik neden taktığımız da bilmiyorduk�. Resmedilen karede t�rbanla ip atlayan, yular gibi kullanan, sıcak olduğu i�in takamayan, onunla t�rl� oyunlar oynayan k���k kız �ocukları betimleniyor. Kitap boyunca yolda, okulda, devlet dairesinde, hastahanede ya da televizyonda beliren �atık kaşlı, kasvetli sakallı iktidar karşısında Satrapi�nin boyun eğer gibi duran, ka�maya hazır kinik dilini, karşıtlık kuran yorumlarını okuyoruz. Pek �ok başarılı otobiyografik anlatının temelinde yer alan traji-komik re�ete Persepolis�te tekrarlanıyor. B�t�n�yle korku ve gerilim i�eren olaylar mizahileştiriliyor ya da anlatının i�inde �g�lerek hatırlanıyor�
Persepolis, İran�ın siyasi tarihiyle koşutluk i�erisinde anlatılan kısa hikayelerden oluşuyor. Şah�ı devirmek niyetiyle ger�ekleşen kitlesel �abalar ve g�sterilerle başlıyor, Molla rejiminin iktidara gelmesi, Irak�la yaşanan savaş, Kuveyt�in işgali vs ile gelişiyor. Olaylar, Satrapi�nin hatırladıklarıyla betimlendiği i�in umut, hayal kırıklığı, korku ve şaşkınlık t�m hikayelere eşlik ediyor. Şah i�in Tanrı�nın oğlu olduğunu s�yleyen �ğretmen, Şah devrildikten sonra ders kitaplarındaki resimlerinin yırtılmasını isteyebiliyor. Batılı tarzda yaşayan -mini etekli- kadınlar �arşafa girip ihbarcı bir fanatiğe d�n�şebiliyor. İnsanlar kolayca unutup s�ratle yeni koşullara uyum sağlıyabiliyorlar. Bu hızlı değişim, �elişkileri de beraberinde getiriyor. Satrapi, kitle ruhunu deşifre etmeyi, onu komikleştirerek anlatmayı �zellikle deniyor. Şahın �lkeden kovulmasının heyecanı i�indeki kalabalığın kanserden �lm�ş yaşlı birini �devrim şehidi� sanarak omuzlarında taşıması veya Satrapi ile muhalif-sağduyulu babasının Bağdat bombalandığı i�in evin i�inde zafer naraları atması komikleştirerek betimleniyor.
Persepolis�teki hikayeler genellikle kapalı mekanlarda, ev gezmelerinde-eğlencelerinde ge�iyor. Her akşam toplantısı rejimin eleştirildiği, İran�ın ge�mişinin konuşulduğu, Marjane�nin �tarihi �ğrendiği/siyasallaştığı� bir mecra olarak yer alıyor. Sokaktan g�r�lmemesi i�in ışık sızdırmayan kalın siyah perdeler �ekiliyor evlere. Siyah perdeler ilgin� bir g�nderme belki de, rejim muhalifleri evleri i�in yasak ve �ayıp� saklayan bir �t�rbana� ihtiya� duyuyorlar. Sokaklar b�t�n�yle tekinsiz, devriye gezen rejim muhafızları insanların giyim kuşamlarına karışıyor, m�dahalelerde bulunuyorlar. Dışarıya ışık sızdıran evlere dikkat kesilip, i�ki i�ilen evlere baskınlar yapıyorlar. Arabalar mutlaka durduruluyor, kimlik kontrolleri yapılıyor. İ�ki i�tiği d�ş�n�len vatandaşlar evlerine kadar takip ediliyor. İhbarlar, takipler, tetkikler, yasaklar Persepolis�te �nemli bir yer tutuyor. K���k Marjane otorite karşısında nasıl davranması gerektiğini �ğreniyor; �yle ki rejim muhafızlarına yalanlar s�yl�yor, gerektiğinde ağlayıp yalvarabiliyor. Marjane ve ailesinin otorite ile karşılaştığı sıkıntılı anlar Persepolis�in en �arpıcı b�l�mleri. �rneğin B�y�kanne, askerlerden �nce eve girip i�kileri d�kmeye �alışırken durduruluyor, o da şeker hastası olduğunu ila� i�mezse d�ş�p bayılacağı yalanını s�yl�yor. O ana kadar asabi ve hoşg�r�s�z olan gen� asker ��z�l�veriyor: �Şeker hastası mı? Annem gibi�. Persepolis�te bu t�rden ��z�lme ve �elişkiler i�eren �ok sayıda insani durum resmediliyor. Bu sahneler anlatıyı farklı okumalara da a�ıyor, katı kuralcı ve dogmatik bir siyasi otorite resmi �ıkmıyor karşımıza. Olduk�a gevşek, su� ve ceza ilişkisini faillerin sınıfsal konumlarına g�re belirleyen bir adalet mekanizması s�z konusu olan. Marjane ve arkadaşları evlerde toplanarak, yasak olmasına rağmen partiler d�zenliyorlar. Her yakalandıklarında para cezası �deyerek kurtuluyorlar. Partiler, Marjane ve arkadaşları i�in �zg�rl�ğ�n sembol�-ifadesi. Satrapi�nin siyasal muhalifliğinin bir �l��t� �eğlenme hakkını� kullanabilmesi. Ş�yle de s�ylenebilir, parası olanın deneyimleyebileceği bir hak bu. Tahran�ın kuzeyinde yaşayan gelir d�zeyi y�ksek burjuva ailelerin rejimle olan ilişkileri, şehrin g�neyinde yaşayanlara g�re �ok farklı. G�neydekilerin para cezasıyla kurtulma şansları yok. Satrapi bu para ve n�fuz farkını sorgulamıyor sadece resmediyor. Benzer bir konu, uydu antenleriyle ilgili. Yasak olmasına rağmen el altından satılıyor uydu antenleri. Kuzeydeki yerleşim yerlerinde g�nd�zleri �rt�len-gizlenen antenler hava kararınca a�ılıyor. G�nd�zleri �atıları g�zleyen polisler handiyse ancak �yakalayabildiğine polislik yapıyor�. Persepolis bu �elişkilere yaptığı vurgu nedeniyle salt İslam radikalizmi eleştirisi olarak okunamayacak bir �alışma. Mutlak iyiler ve k�t�ler olmadığını, hayatın hi� beklenmedik bir anda karmaşıklaştığını vurgulamak istiyor Satrapi. Mağdur olanı d�ş�n�nce okurla arasına mesafe koyan anıları da var. Tutuklanmaktan kurtulmak i�in masum birini su�layabilecek kadar bencilleşebildiğini itiraf ediyor �rneğin.
Persepolis, Batı�da �oğunlukla Art Spiegelman�ın Maus�uyla kıyaslanıyor. Bu mukayese bir pazarlama staratejisi olduğu kadar, insanların bu t�rden �izgi romanlara alışık olmamaları ile ilgili. �izgi romanın otobiyografik nitelikli bir anlatım aracı olabileceği ya da bu denli hayata ve ger�eğe yaklaşabileceği pek d�ş�n�lmezdi. Maus�ın bir ilk olması bu karşılaştırmalara konu edilmesini kolaylaştırıyor. Bizde muhtemelen bu t�rden kıyaslamalar olmayacak, yıllardır �T�rkiye İran olmayacak� sloganlarının atıldığı d�ş�n�l�rse Persepolis başka t�rl� bir ilgi g�recek, g�recekse eğer...Maus�taki Yahudi Soykırımını tarih �ncesi sayan hakim zihniyet ne kadar yanlışsa Persepolis�i akt�el gerginliklerle yakın bir tehlike saymak bir o kadar yanlış ve eksik olur. Her ikisi de i�erdikleri insani tepkilerle okura dokunan ve yarına kalacak kitaplar.
Persepolis�in T�rk�e yayını baskı ve sunum olarak ger�ekten başarılı. �zellikle �evirisi i�in bir not d�şmek gerekiyor, Frankofon k�lt�r�n�n gerilemesiyle birlikte Fransızcadan �evrilmiş metinler zor anlaşılır, dile n�fuz edememiş bir s�z yığını olmaya başladılar. Şule �iltaş, Persepolis�i gayet akıcı, rahat okunan bir nitelikte T�rk�e�ye kazandırmış. Sıcakkanlı, hınzır bir İranlı kızın hezeyan, �fke ve heyecanlarının anlatıldığı bu ilgin� �izgi romanın feminist araştırmacıların ve maduniyet �alışanların ayrıca ilgisini �ekeceğini d�ş�n�yorum.
Persepolis
Marjane Satrapi, �eviri: Şule �iltaş, Mınıma Yayıncılık
En Son Eklenen 5 İnceleme |
|
|
James Bond �izgili Romanları
07.12.2009
James Bond, son y�zyılın pop�ler mitlerinden biri. T�rkiye�de polisiye romanın en �nl� araştırmacısı sayılan Erol �yepazarcı, Bond�u �izgi romanlarına da değinerek irdeliyor. ...
|
|
|
Rh+ ve Yayınlanan �izgi Romanların Listesi
22.01.2009
1993 yılında �ıkmış, kısa �m�rl� �zigi roman dergilerimizden biri olan RH+ ile ilgili bir d�k�m yayınlıyoruz....
|
|
|
Hakkım Sana Haram Olsun
16.12.2008
Mizah dergilerimizde tefrika �izgi roman geleneği neredeyse unutuldu. Hakkım Sana Haram Olsun, bu geleneğin son �rneklerinden başarılı bir siyasi �izgi roman....
|
|
|
Fevkal Beşer
06.12.2008
Memo Tembel�izer�in Penguen dergisinde �Ge�miş Zaman� adıyla yayınlanan k�şesinde �nceleri g�n�m�z�n d�nyasının bundan yaklaşık 100 yıl �nceki Osmanlı İmparatorluğuna taşı...
|
|
|
Persepolis: Kederli Kahkaha
25.11.2008
Persepolis, İranlı Marjane Satrapi�nin Fransızca yayımlanmış otobiyografik �izgi romanı. Yakın zamanda �izgi film uyarlaması �lkemizde de g�sterime giren Persepolis, yayımlandığ...
|
|
|
|